Hacivat karagöz söyleşileri 4.DAVUL BAHŞİŞİ DAVUL BAHŞİŞİ (İki arkadaş konuşarak yürüyorlar.) HACİVAT - Aman Karagöz'üm, beni bazen kızdırsan da seni görünce rahatlıyorum, Nasılsın?... KARAGÖZ - Teşekkür ederim, iyiyim Hacı Cavcav! HACİVAT - Hayrola, kendi kendine niye gülüp duruyorsun? KARAGÖZ - Başıma gelenleri hatırladıkça gülmeden edemiyorum. Hah hah hah!... HACİVAT - Hah hah hah!... Demek seni bu kadar çok güldürecek kadar tuhaf şeyler oldu. KARAGÖZ - Pataklarım ha, sen gülme! HACİVAT - Canım nasıl gülmeyeyim, baksana çok komikmiş... KARAGÖZ - Köftehor, daha beni dinlemeye başlamadan neye gülüyorsun? HACİVAT - Tamam efendim, gülmüyorum. Haydi anlat?... KARAGÖZ - Biliyorsun, Ramazan gelince benim dededen kalma davulu köşesinden çıkarıyorum. HACİVAT - İyi yapıyorsun Karagöz'üm! Davulsuz Ramazan tuzsuz yemeğe benziyor. KARAGÖZ - İyi ya, ben de ilk günden davulumu gümbürdettim ki Ramazan şenlenir oldu. HACİVAT - Aferin, eline koluna sağlık!... Sonra?... KARAGÖZ - Dinleyeceksen çeneni kapat Hacı Cavcav! HACİVAT - Kapattım!... KARAGÖZ - Dün de davulumu sırtlayıp düştüm yollara... Komşu mahallede kapı numarası ile başlayıp salladım tokmağı... HACİVAT - Aman çal davulu Karagöz'üm, çal ki şu güzel Ramazan âdetimiz unutulmasın! KARAGÖZ - Pataklarım ha, yine çenen açıldı! HACİVAT - Canım efendim, verdiğin bilgilere senin adına seviniyorum da konuşmadan edemiyorum. KARAGÖZ - Davulun sesi bir güzel çıkıyor ki Hacı Cavcav, keyfime değme gitsin!... HACİVAT - Oh oh, maşallah, gelsin bahşişler!... KARAGÖZ - Bahşişler geldi de... Evin birisinde başıma bilsen ne işler geldi. HACİVAT - Aman Karagöz'üm, yanlışlık mı oldu? KARAGÖZ - Yanlışlık falan olmadı da... Huysuz Haydar beyin kapısında işler karıştı. Evde sesler var, bekle bekle bahşiş yok... HACİVAT - Efendim yoksa geç öteki kapıya... Herkes zorla para vermek zorunda değil ki... KARAGÖZ - Bana bak, alamadığım bahşişleri sonra senden isterim ha! Köftehor, vermeyeceklerse önceden söylesinler de boşuna tokmak sallamayayım. HACİVAT - Sen de haklısın Karagöz'üm! Pekâlâ, bekleyince ne oldu? KARAGÖZ - Ne olacak, ben davul çalmaya devam edince üstüme pencereden bir kova suyu boşalttı. HACİVAT - Çok ayıp etmiş ama bir şeye mi sinirlenmiş? KARAGÖZ - Ben kapısında davul çalmadan az evvel evini soyan hırsıza sinirlenmiş Hacı Cavcav! HACİVAT - Canım olsun, hırsıza kızıp davulcunun başına su boşaltılır mı? KARAGÖZ - Hay hay, boşaltılmaz ya... Huysuz Haydar beyin bütün parası çalınmış da bana verecek bahşiş bile kalmamış... HACİVAT - Vah vah vah!... Pekâlâ sen ne yaptın? KARAGÖZ - Ne bileyim!... Kafama su boşaltacağına, pencereden soyulduğunu söylesene, topladığım bahşişleri de verirdim. HACİVAT - Aferin Karagöz'üm! Eeee, sonra?... KARAGÖZ - Ben inadına kapıda çalmaya devam ediyorum. HACİVAT - Şey, davulun ıslanmamış mı? KARAGÖZ - Önce ıslanmamıştı. Çalıp söylediğim mâniyi duyunca kafama bir kova daha su boşlattı. HACİVAT - Ne mânisi söyledin bakayım? KARAGÖZ - Yarım kaldı uykusu, Sardı bahşiş korkusu, Haydar Bey pencereden Başıma boşalttı su. HACİVAT - Allah iyiliğini versin Karagöz'üm!... (Konuşarak yürümeye devam ederler.) |
Forum Saati: 11:21 PM |
Forum Sistemi vBulletin Jelsoft Enterprises Ltd.
2015